Pomellato'nun İlk Marka Hikayesi Sergisi

İtalyan mücevher Maison’u Pomellato, “Sanat ve Mücevher: 1967 Yılından Günümüze Pomatello’nun Yaratıcılık ve Zanaatkârlık Mirası” adlı ilk marka hikâyesi sergisinin kapılarını Şanghay’da açtı.

Markanın ilk retrospektif sergisi Şangay'daki Fosun Sanat Vakfı'nda düzenlenen özel bir açılış töreni ve gala yemeği ile tanıttı. Pomellato CEO'su Sabina Belli ve Pazarlama ve Ürün Yöneticisi Boris Barboni'nin ev sahipliğinde gerçekleşen sergi açılışı, markanın tarihinde önemli bir dönüm noktası oldu.

Markanın zengin tarihine ve yenilikçi ruhuna yapılan bu sürükleyici yolculuk, 3-24 Kasım 2024 tarihleri arasında seçkin Fosun Sanat Vakfı’nda halka açık olarak mücevher ve sanatseverlerle buluştu. Politecnico di Milano Mücevher Tasarımı Başkanı Alba Cappellieri tarafından düzenlenen bu sergi, Pomellato'nun modern mücevher tasarımına yönelik devrim niteliğindeki yaklaşımını ortaya koyarken "İtalya’da Üretilmiştir" ifadesini dünya çapında güçlendirme konusunda çok önemli bir rol oynadı. Ziyaretçiler, markanın ezber bozan başlangıçlarından günümüzdeki “İtalyan lüksünün ikonu” konumuna uzanan dönüşümüne tanık oldu ve Pomellato’nun tasarımın ve yaratıcılığın sınırlarını nasıl sürekli zorladığını, aynı zamanda tarihi boyunca moda ve mücevher dünyalarını nasıl ustalıkla birleştirdiğini keşfetti.

Diğerlerinin yanı sıra Gian Paolo Barbieri, Michel Comte, Lord Snowdon veya Horst P. Horst gibi tanınmış fotoğrafçıların ikonik reklam kampanyası arşivlerinden oluşan önemli bir seçkinin ve Pomellato'nun geçmişteki ve günümüzdeki koleksiyonlarında yer alan 100’den fazla mücevher tasarımından oluşan kapsamlı bir koleksiyonun sergilenmiş olduğu bu etkileyici sergi, ziyaretçileri Pomellato’nun belirgin tarzını tanımlayan yaratıcı tutku, ustalıklı zanaatkârlık ve cesur yeniliğin yanı sıra markanın el yapımı zanaatkârlığa yönelik sarsılmaz bağlılığını gördükleri büyüleyici bir yolculuğa çıkardı. Sergi, ziyaretçilerini Pomellato'nun sevgili evi Milano’ya yönelik içten bir övgüyle karşıladı ve onları, ikonik kadınlar ile çalışan dünyanın önde gelen tanınmış fotoğrafçıları ile Pomellato mücevherleri arasındaki ilişkiye odaklanarak yaklaşık otuz yıl içerisinde dikkatli bir şekilde yapılandırılmış bir yolculuğa yönlendirdi. İlk bölümde, çağın özgür ruhlu estetiğinin birer örneği olan cesur ve oldukça yaratıcı zincirler sergilenerek 1970’li yılların hayat dolu ruhu övüldü. Bu bölümün ilerisinde ziyaretçiler, 1980’li yılların, çağın hareketli enerjisini yakalayan canlı ve renkli mücevher taşları ile hayata geçirilen cesur ruhuna tanıklık etti.

1990’lı yılların zengin, heykelsi mücevher tasarımı hacimleriyle zamanın görsel kültürü ve kadınların güçlenmesi hareketi vurgulandı. İki adet merak uyandıran yerleşim sergiyi taçlandırırken aynı zamanda geleceğe yönelik bir görünümü yansıttı. Bunlardan ilkinde, tanınmış Çinli sanatçı Chen Man’ın Pomatello’nun üstün zanaatkârlığını ve modern feminenliğini gösteren bir dizi büyüleyici resmi sergilendi. İkincisi ise Milanolu sanatçılar Alberto Maria Colombo ve Anna Paladini’nin sunduğu, Pomellato’nun zamansız kadınlarının çok yönlü doğasını kapsayan, yapay zekâ ile oluşturulmuş portrelerinin vurgulandığı bir sanat deneyimi sağladı.

Pomellato Group CEO’su Sabina Belli şunları belirtti: “Pomellato, 1967 yılından beri yenilikçi İtalyan mücevherlerini temsil ediyor ve güçlü yeni tasarım yaratıcılığı ile dişil bireysellik konseptlerini destekliyor. Harika bir şekilde düzenlenen bu sergi aracılığıyla tutkumuzu, zanaatkârlığımızı ve neşeli ruhumuzu paylaşmaktan ve kişisel tarz ifadelerini güçlendirirken yeni bir kitleye mücevherlerimizi benimsemeleri için ilham vermekten heyecan duyuyoruz." Mutlaka görülmesi gereken bu sergi; mücevher, sanat ve moda tutkunlarına sanat, mücevher ve teknolojinin kesiştiği bir deneyim yaşamaları için eşsiz bir fırsat sundu. "Sanat ve Mücevher" sergisi Pomellato'nun ebedi sanatçılık, el yapımı zanaatkârlık ve korkusuzca kendini ifade etme yoluyla kadınları güçlendirmeye yönelik bağlılık mirasına bir övgü niteliği taşıyor.