Şimdi hep birlikte biraz geriye gidip, Romeo ve Juliet'in şehri Verona'yı hatırlıyoruz. Hatırlarsanız Intimissimi, Belle de Jour'dan Moulin Rouge'a kadar çeşitli ilhamlar içeren koleksiyonunu, baş manken Tamara Lazic olmak üzere uzun bir defileyle bu şehirde sunmuştu. Sizler için Melis AĞAZAT; ördek başı yeşillerin siyah dantellerle dans ettiği, şampanya rengi satenlerle Nil yeşili biyelerin flört ettiği bu defileyi izlemiş ve tabii ki Verona hakkındaki izlenimlerini de geçtiğimiz Eylül sayımızda bizlerle paylaşmıştı. Şimdi bu yazı, bizlere hem alışveriş hem de tatil planı yapmak için ilham verebilir...~Verona, İtalya'nın en eski antik şehirlerinden bir tanesi. Ortasında koca bir Kolezyum var. İçerisinde La Traviata, Aida gibi operalar oynuyor. Tepesinde kocaman bir dolunay da olduğu vakitler insan kendini Roma dönemindeki bir yaz gecesinde hayal etmeden duramıyor. Köşeden Romeo ve Juliet dönüyor, Shakespeare'e inat sağlıklılar ve ölmemişler! Romeo ve Juliet'in meşhur balkon sahnesine konu olan evi geziyoruz. Ev ve meşhur sütunları, hatta duvar desenleri itinayla korunmuş; minik taş süslemeleri beni akşamki defilede göreceğim parçalara götürüyor. Haute couture iç çamaşırları Verona'nın tarihine kontrast biçimde var olmaya devam ediyor. Defilenin kraliçesi Sırp model Tamara Lazic; 22 yaşındaki modelin peşinde Victoria's Secret'tan tutun çeşitli lüks iç çamaşırı markaları var. Kısa bir sohbet yapıyoruz. Hollywood'a bayıldığından, tam bir Julia Roberts ve George Clooney hastası olduğundan, boş zamanlarında keman çaldığından ve patlamış mısıra olan zaafından konuşuyoruz.~Tüm bunlar olurken Kolezyum'daki La Traviata operası başlamak üzere. Dolunay arenanın tam tepesine tırmanmakta ve şehir, Roma devrinden kalmanın yorgunluğunu buhar çıkarırcasına terleyerek atıyor. Defile başlıyor.
“Gaga Senfoni Orkestrası” yerini almış. Az sonra kemanlar kobalt mavisi ipek saten geceliklere eşlik edecek ve Tamara podyumda gözükecek. Orkestra şefi Giorgio Fabbri komutunu veriyor. O sırada Kolezyum'dan gelen aryaların ekosu defileye karışıyor. Çellolar ve kontrbaslar; koleksiyonun dev parçaları olan, 20'li yıllardan ilham alan tüylü ve plili iç çamaşırı takımları için çalıyorlar. Bol mücevher de kostümlerin tamamlayıcısı. Tüm bu ışıltı içinde trombonlar ve davullar jorjetli ve jarseli ev kıyafetlerine eşlik ediyor. Seksi jartiyerler, danteller senfoniye devam ediyor. Renk paletinin orman yeşilinden pudra pembesine, duman grisinden sedef beyazına kadar uzandığı defile, jazz age döneminden kalma dekadan bir parti havasında son buluyor.