Ben senin en çok / gülüşünü sevdim / Sevindiren, içinde / umut çiçekleri açtıran. Ümit Yaşar Oğuzcan
Şair haklı. Gülüşüyle ilham veren kadınlar lazım dünyaya. Özgüvenini, tutkusunu ve olumlu enerjisini yaşadığı ana ve ürettiği işe yansıtan, hissettiğini hissettiren kadınlar. Tıpkı henüz altı sene önce hayatımıza giren, farklı karakterler giyindikçe kendini de nasıl keşfettiğini ve geliştirdiğini yakından takıp ettiğimiz genç oyuncu Hande Erçel gibi. Özlemle beklediğimiz bahar renklerini onun doğal çekim gücüyle kucaklıyoruz.
Cumartesi akşamları keyifle izlediğimiz Sen Çal Kapımı dizisindeki ekip arkadaşların seni çok çalışkan ve disiplinli buluyormuş. Dışardan bakınca da başarı odaklı, özgüvenli bir alfa kadını gibi duruyorsun, öyle misin?
Dışardan öyle görünüyor olabilir, işime duyduğum saygıdan dolayı ilk günden beri disiplini çok önemsiyorum.
Partnerin Kerem Bürsin ile açtığınız son canlı yayını seyrettim, “set bekliyor” diye yayını hep kesmek istiyordun. Çalışırken sıkı kuralların var mı, nelere dikkat edersin?
O canlı yayında biraz espriyle karışık bir şeydi aslında o. Ama genel olarak ben çok dakik biri olduğum için çalışırken kimseyi, özellikle de çok yorulan set ekibini bekletmemeye, her şeyin zamanında ve yerinde olmasına özen gösteriyorum.
Canlandırdığın Eda karakterinin en çok hangi yönlerini seviyorsun?
Eda başına ne gelirse gelsin kendi doğrularıyla hareket eden, kendi inandıkları uğruna savaşan bir karakter. Onun bu azmini çok seviyorum.
İki karakter de birbirlerine olan aşkla değişip dönüşüyorlar. Sence bu yüzyılda aşkın gerçekten böyle bir gücü var mı?
Aşkın gücüne her zaman inanıyorum. Yüzyıllar boyunca birçok aşk efsane olmuş, hikayeleri nesilden nesile aktarılarak kültleşmiş. Biz de kendi yüzyılımızda kendi efsane aşklarımızı yaratabiliriz diye düşünüyorum.
Serkan gibi hafızanı kaybetsen, aklından nelerin silinmesini isterdin?
Aklımdaki her anı benim bir parçam... Beni daha da olgun ve insan kılan çok fazla anım var, birini bile kaybetmek istemem doğrusu.
Bir rolün bittiğinde o kadın tamamen hayatından çıkıyor mu? Yoksa seninle yaşamaya devam ediyor mu?
Oynadığım her karakter benim arkadaşım oluyor. Bazen karşılaştığım durumlarda oynadığım karakterlerin tepkilerini düşünüyorum mesela. Yani sorunun cevabı evet, ekran ömrü bitse bile aslında her karakter benimle yaşamaya devam ediyor.
Nasıl bir senaryo okuma yöntemin var, değerlendirirken önceliklerin neler oluyor?
Ben senaryoyu geldiği gibi okurum. İki gün geçse dayanamam, o yüzden asla masamın üzerinde bekletemem ve bir an önce bitirmeye çalışırım. Gözümü kapadığımda o işin içinde olmak isteyip istemediğimin cevabına göre de kararımı veririm. Yani içgüdülerim devrededir.
Repo günlerini nasıl geçirirsin? Neler yaparsın? Kafanı işten kolayca uzak tutabiliyor musun?
Sabah erkenden bütün işlerimi halledip sonra köpeklerimi ve Mavi’yi görüyorum. Bunlar dışında pek bir şeye zamanım kalmıyor zaten.
Eve geldiğinde ilk ne yaparsın?
Sette çok yoruluyoruz. Eve geldiğimde mutlaka bir saat de olsa kendime ve köpeklerime zaman ayırmaya çalışıyorum. Sonra zaten nasıl uyuduğumu bilmiyorum. :)
Modayı ve trendleri takip eder misin? Örneğin ilkbahar-yaz 2021 koleksiyonlarından kendin için beğendiğin detaylar oldu mu?
Sıkı sıkıya takip etmem açıkçası. Gözüme çarpan parçalar olursa alırım.
Günlük moda stilini nasıl tanımlarsın?
Basic ve cool parçalar giymeyi seviyorum. Rahatlık çok önemli. Karantina döneminde de rahat kesimlere, kapüşonlu sweatshirt’lere, düşük omuzlu ve oversize üstlere çok alıştık doğrusu.
Kendine en çok yakıştırdığın renkler?
Modanın zamansız renk çifti siyah-beyaz kombinasyonu vazgeçilmezim. Pastel ve uçuk renkleri de sık kullanıyorum.
Gardırobunda en çok hangi parçalar var?
Jean’lerim çok fazla!
Hayatta giymem/takmam dediğin bir şey var mı?
Yok. Bedenime ve tenime yakıştığını hissediyorsam ve o günkü enerjime uyuyorsa, her şeyi giyerim.
Dizideki styling için referanslarınız nelerdi, kiminle çalışıyorsun?
Eda çok kendine has bir karakter, ve kendi tarzını kendi yaratan bir kız. Onun dünyasını giyim stiline nasıl yansıtabileceğimizi stylist Nilayko (Nilay Koçak Meral) ile çalıştık. Benimle Eda arasındaki dengeyi çok iyi kurdu.
Gece davetleri ya da kırmızı halılar için nasıl hazırlanırsın, özel gecelerde ne tarz giyinmeyi seversin?
Benim hazırlıklarım hep çok ani oluyor. Son iki gün kala hazırlanabiliyorum, o yüzden ekibim hep çok sıkışıyor maalesef. Çok feminen bir tarzım yok, içinde rahat, özgür ve mutlu hissettiğim modelleri tercih ediyorum.
Stilini beğendiğin isimler?
Jane Birkin’in abartısız natürelliğini çok beğeniyorum. Sokak modasına yön veren en önemli isimlerden Alexa Chung ve klasik görünümlere eklediği küçük bir dokunuşla rock-chic tarza bürünüveren Fransız model ve it-girl Camille Rowe da giyim stilini beğendiğim isimlerden.
Güzellik ve bakım ritüellerin var mı?
Mutlaka temiz ciltle uyumaya özen gösteririm, bol su içerim ve cildimi dinlendirip beslemek için güzel kokulu aromatik yağlar kullanırım.
Signal ile çok keyifli bir işbirliğiniz başladı, yollarınız nasıl kesişti?
Signal ile White Now serisinin “Anında Bembeyaz Gülüşler” kampanyası için bir araya geldik. Bu yeni yolculuk beni inanılmaz heyecanlandırıyor. Bembeyaz bir gülüşün verdiği güven ve bu gülüşün yaşattığı pozitif etki benim hayatıma hep güzellikler kattı. İstiyoruz ki Signal White Now ile bu birlikteliğimiz gülüşün güzel etkilerini hatırlatsın ve çoğaltsın.
Anında bembeyaz bir gülüş ve bunun getirdiği özgüven senin için ne ifade ediyor? Nasıl olmalı? Sana ne katıyor?
“Anında Bembeyaz Gülüşler” kampanyamızda da söylediğimiz gibi, gülüş bir insanın özgüveninin en güzel sembolü bence ve herkese çok yakışıyor. Signal White Now ise beyazlık etkisiyle daha özgüvenli gülüşlere sahip olmamızı kolaylaştırıyor. Her adımımda kendime güvenmek ve emin olmak benim için çok önemli, bembeyaz gülüşüm de bence içimdeki bu duyguları yansıtıyor.
Signal White Now ile iş birliğine imza attığınız bu reklam filmini izlediğinizde ne hissediyorsunuz ve bu yeni yolculuk size ne hissetiriyor?
Signal White Now reklam filmimizde de bol bol yer alan gülüşlerin hepimize ilham olmasını istiyorum. Filmimizde birbirinden farklı tarzda Hande’yi görüyoruz fakat hepsindeki enerji ve bembeyaz gülüş aynı. Özellikle pozitif enerjiye ihtiyacımızın olduğu bir dönemde bembeyaz ve içten bir gülüşün anında pozitif etki yaratacağına inanıyorum. Kendine güvenen her kadının içindeki ışığı, bembeyaz gülüşüyle etrafa saçmasını diliyorum.
Gerçekten de çok güzel ve bembeyaz gülen bir kadınsın; bu aralar en çok ne güldürüyor seni?
Çok özel bir şey olması gerekmiyor aslında, ben her durumda gülecek bir sebep bulabiliyorum.
Dizi setinde de çok eğleniyor gibisiniz, orada en çok neye ya da kime gülüyorsunuz?
Biz her zaman çok eğlenen bir ekibiz. Her gün bir başkasına gülüyorum. Çok kalabalık bir ekiple çalışıyoruz, bu nedenle de her gün gülmek için yeni bir konumuz oluyor.
Gülmekten çekemediğiniz sahneler oluyor mu? Hatırladığın bir tanesini paylaşır mısın?
Çok fazla var aslında. Erdem’in Serkan’a sarılma sahnesinde Eda’nın Serkan’a sarıl diye tutturduğu bir sahne vardı, o sahne nasıl çekildi bilmiyorum, hâlâ aklıma geldikçe gülüyorum.
Kerem Bürsin ile çok uyumlu ve yüksek enerjili bir ikili oldunuz. Birlikte film çekmeyi de düşünür müsünüz?
Neden olmasın? Kerem ile yakaladığımız partnerlik enerjisinin içinde bulunduğumuz her işi güzelleştireceğine yürekten inanıyorum.
Pandemi döneminde de gördük, çok güzel resimler yapıyorsun. Aralık ayında, doğum gününde Kansersiz Yaşam Derneği ile de ortak bir proje yaptın. Devamı gelecek mi çalışmalarınızın?
Evet, hatta önümüzdeki aylarda bir projemiz var, umarım doğumgünümdeki gibi güzel dönüşler alırız.
Bambaşka bir döneme ışınlanacak olsan, hangi şehri ve hangi yılları tercih ederdin, neden?
Yaratıcılığın başkenti Paris’in 60’lı yıllarına gitmek isterdim sanırım. O dönemin ruhu beni çok etkiliyor. Zarafet hayatın her alanında ön planda.
Kişisel gelişiminde en çok gurur duyduğun adım ne oldu?
Hayat sonsuz deneyimlerle dolu, ben de her gün kendime yeni bir şey katmaya çalışıyorum. Bugünüme baktığımda en çok empati yeteneğimle gurur duyuyorum diyebilirim. Birbirimizi anlamamız ve hissetmemiz, doğru iletişim açısından empati becerisi çok önemli.
Seni sen yapan en önemli özelliğin nedir?
Hiç bitmeyen azmim ve kendimi motive edecek kadar olan hırsım.
Kendinle ilgili en büyük şikayetin ne?
Tez canlılığım! (Ne de olsa bir Yay kadınıyım!)
Denemeyi ya da yapmayı çok istediğin yeni bir beceri var mı?
Heykel yapmayı öğrenmek istiyorum.
Kararlarını verirken en çok kimlere danışır, kimlerden tavsiye alırsın?
Hayatımda birkaç çok özel kadın var, onlar bana her zaman ilham olup yol gösterirler.
Düşünce gücü ve enerjiye inanır mısın? İç sesini sık dinler misin?
Çok inanırım; bu kadar dingin olmamın ve kendimi seviyor oluşumun sebebi de budur aslında.
8 Mart, her ülkede Dünya Kadınlar günü olarak kutlanıyor. Çalışan ve üreten bir kadın olarak, kadınlara ne mesaj vermek istersin?
Her daim kendi ayakları üzerinde durmanın bir kadına sağladığı özgüveni hiç bir ilişki veya statünün veremeyeceğini onlara garanti ediyorum. Bu nedenle tek bir mesajım olur: Kendinize yetmeye çalışmaktan asla vazgeçmeyin ve bu yolda kimseye taviz vermeyin.
Senin dizilerin de dahil olmak üzere, Türk yapımlarının ve oyuncularının yurtdışında bu kadar ilgi görmesini neye bağlıyorsun?
Bizdeki hikayeler çok gerçek ve samimi. Genel olarak insanların dikkatini her zaman gerçek hikayeler çeker. Ayrıca genel olarak İstanbul ve Türkiye’ye olan ilginin artmasının da etkili olduğuna inanıyorum. Hikayelerin geçtiği yerlere ilgi de büyük.
Her paylaşımını takip eden büyük bir hayran kitlen var, onlara hangi yönünle ilham vermek istersin?
Pozitif bakış açım ve özgüvenimle.