Aslında Amerikan değil, orijinal adı Melanija Knavs olan Trump, 2001'de Amerika'ya modellik yapmak için geliyor. 26 Nisan Slovenya doğumlu Melania pek göstermese de, 46 yaşında ve bir kızkardeşi var. Moda ilgisi lise bittikten sonra başlayan Melania yaşadığı yer olan Ljubljana'da Dizayn ve Fotoğraf Okulu'na katıldıktan bir yıl sonra üniversiteyi bırakmaya karar veriyor. Tabii bu kararı sizi aldatmasın, o tam altı dil konuşuyor: Sırpça, İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Almanca ve Slovakça. Şaşırdınız, değil mi?





Melania Knavs'ın modellikle bağıysa daha beş yaşındayken kuruluyor;16 yaşında da reklamlarda yer almaya başlıyor. 18'indeyse model olma hayalinin peşinden koşarak bir ajansla anlaşıp Milano'ya yerleşiyor. Milano'dan Paris'e geçen Melania sonunda 1996 yılında New York'a yerleşiyor. New York'a yerleştikten sonra model Melania'nın şansı açılıyor desek yeridir: Harper's Bazaar Bulgaristan, Ocean Drive, New York Magazine, Allure, Vanity Fair İtalya ve Instyle Weddings gibi büyük dergilerde yer almaya başlıyor.





New York'ta işlerini düzene soktuktan iki yıl sonraysa bir Eylül ayında, aşk onu buluyor ve Donald Trump'la New York Moda Haftası partilerinden birinde tanışıyor. Zorlu başlayan bu ilişkide ilk başlarda Melania, Donald Trump'a numarasını vermeyi bile reddediyor; hatta bir ara ayrılıp sonra yine barışıyorlar. 2004'te gelen nişan sonrası, 2005'te evleniyorlar. Dior marka bir John Galliano tasarımı gelinlikle de, Melania'nın yüksek modayla dansı başlıyor.





Ya stili?





Siyah, fuşya, beyaz ve pembe önemli etkinlikler söz konusu olduğunda ilk tercih ettiği renklerden. Roksanda, Antonio Berardi ve Gucci'yse favori tasarımcıları diyebiliriz.





Bu arada model olduğu için midir bilinmez, Melania Trump politikacı eşi giyiminde bile seksi görünmeyi eksik etmiyor. "Modayı takip etmiyorum, sadece kendimi dinliyorum ve sevdiğim şeylerin diyorum." yorumuyla modaya bakışını açıklıyor.





Kampanya süreci boyunca onu en çok Ralph Lauren tulumlar, boyundan bağlamalı şifon bluzlerle; sıkça fuşya ve beyaz renkleri içine görüyoruz.Normalde First Lady'leri giydirmek için yarışan tasarımcılar olsa da Donald Trump pek sevilmediği için, Melania'yı da kimse giydirmek istemiyor. O yüzden şaşırtıcı bir şekilde, hala parçalarını kendi alıyor.  





Melania Trump'ı nasıl görmek zor derseniz; omuzuna bıraktığı bir palto olmadan diyebiliriz. Onun stilini diğer 'flotus'ların tarzından ayıranın seçtiği canlı renkler, iddialı göz makyajı ve modern kol detayları olduğunu söyleyebiliriz.