Yas, bir kayıpla tetiklenen yoğun, karmaşık ve acı verici bir düşünce ve duygu girdabıdır. Öte yandan, çoğu zaman kaçınılmaz olan kayıp travmasını aşmamıza ve bırakmamıza yardımcı olmada önemli bir rol oynayan doğal bir iyileşme sürecidir.
Yas, en çok ölüm bağlamında yaşanır; yas tutan bireye yakın birinin ölümü veya kişinin kendisinin ölme sürecinde olması gibi… Bununla birlikte, kayıp birçok biçimde gelir ve bir ilişkinin, bir işin, inancın, önemli maddi varlıkların vb. kaybının ardından da yas yaşanabilir. Yas, kaybın tetiklediği ağır duygu yükünden doğar.
Bireyler arasında yas farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Bireyin yas sürecini, kişiliği, inancı, kültürü ve yaşam öyküsünün bileşimi şekillendirecektir.
Yas tutan bireyler arasında yaygın olan bazı belirtiler yası karakterize edebilir. Bu semptomları fiziksel, bilişsel, duygusal, sosyal ve yaşam tarzı olmak üzere beş farklı kategoride toplayabiliriz.
1
FİZİKSEL BELİRTİLER
Bunlar yas tutan birey üzerinde fizyolojik etkisi olan belirtilerdir. Depresyonun fiziksel semptomlarına benzerler ve iştah kaybı, uyuma güçlüğü, yorgunluk ve enerji kaybı, fiziksel ağrılar (psikosomatik olabilir) ve bastırılmış bir bağışıklık sistemini içerirler. Daha akut fiziksel semptomlar, ağlama, inleme veya yoğun fiziksel belirtiler olabilir.
2
BİLİŞSEL BELİRTİLER
Yas, bir bireyin dünyasını nasıl düşündüğünü ve algıladığını da etkileyebilir. Örneğin, yas tutan kişi, kayıpla ilgili inançsızlık duygularıyla bağlantılı olarak, bir ayrışma ve gerçeklikten uzaklaşma duygusu hissedebilir. Ayrıca kafa karışıklığı, zayıf hafıza ve odaklanma eksikliği yaşayabilirler.
3
DUYGUSAL BELİRTİLER
Yasın en tipik belirtisi olumsuz duygudur. Muhtemel duygu yelpazesi, depresyon, suçluluk, öfke, düşmanlık, endişe, çaresizlik, umutsuzluk ve izolasyon duyguları dahil olmak üzere çok çeşitli olabilir. Bu duygular nadiren aynı anda ortaya çıkar ve bağlantılı fakat farklı aşamalarda ortaya çıkabilir.
4
SOSYAL BELİRTİLER
Yasın etkileri, yas tutan kişinin başkalarıyla olan ilişkilerine yayılabilir. Örneğin, yasa genellikle sosyal geri çekilme ve daha önce sağlıklı olabilecek ilişkilere karşı mesafe veya kızgınlık duyguları eşlik eder.
5
YAŞAM TARZI BELİRTİLERİ
Son olarak, yas belirtileri, günlük rutinleri ve öz bakımı yerine getirememe, yas tutan kişinin daha önce uyarıcı bulduğu faaliyetlerden vazgeçme gibi yaşam tarzı değişikliklerinde de görülebilir.
YAS TUTARKEN ÖFKENİN ROLÜ
Yasın olası belirtilerinden biri olarak öfkeden söz edildiğini görmek sizi şaşırtabilir. Öfke, esasen, yaşadığımız adaletsiz ve sinir bozucu olarak algılanan bir şeye karşı beynimizin protesto etmesidir.
Yas tutan bir birey, genellikle adaletsiz ve sinir bozucu bir şekilde kontrol edilemez olarak algılanan bir kaybın neden olduğu bir dizi kafa karıştırıcı ve stresli deneyimle kuşatılır. Bu anlamda öfke ve yas el ele gider. Çünkü öfke, yas tutan bireyin yaşadığı güçsüzlüğü ve çaresizliği ifade etmenin bir yolunu sağlar.
Bunun sonucu olarak, kişi çevresindeki insanlara veya kendisine karşı düşmanca veya huysuz görünebilir. Ancak bunun ötesine bakmak ve öfkenin, yasın daha derin psikolojik stresinin gerekli bir ifadesi olabileceğini kabul etmek önemlidir.
YAS NE KADAR SÜRER?
Temel olarak, yasın süresi kaybedilen şeyin doğasına bağlıdır. Kişi, bu kayıptan ne kadar yoğun etkilenirse, iyileşmesi o kadar uzun sürer.