İMDAT! STRES BENİ MAHVEDİYOR!
İşte stres nedeniyle başımıza gelenlerin listesi…
ELLE ONLINE 22 Ağustos 2014#text>
Siz bu satırları okumaya başlamadan önce hemen bir noktanın altını çizelim: Stres aslında faydası da olan bir ruh hali! Stresli olduğumuzda vücudumuza salgıladığı ünlü kortizol hormonu “atağa” geçmemize destek oluyor. Tabii her konuda olduğu gibi bu konuda da meşhur uyarıyı ekliyoruz: Azı karar, çoğu zarar... #text>
Çünkü stres arttığında ya da kronikleştiğinde bahsettiğimiz hormonun yararları da azalıyor. Stres sonucu üretilen tüm maddeler (kortizol, adrenalin, sitokin vb.) kanda ve organlarda artış gösterdiğinde, hücrelerin dengesi bozuluyor. Böylesi durumlarda üst deride yaralar oluşuyor, baş derisinde iritasyonlar baş gösteriyor, kilo artışı ya da kaybı ortaya çıkıyor. Bazı durumlarda bağışıklık sistemi iyice zayıflıyor, zona ya da herpes virüsüne bağlı başka döküntüler meydana geliyor. Çoğunlukla, son derece hareketli günler geçirdiğimiz dönemlerde ortaya çıkan kriz anlarında, strese bağlı atakların arttığını düşünüyoruz. Oysa işin aslı öyle değil. “Böyle düşünmemizi gerektirecek hiçbir neden yok ama özellikle o dönemlerde bu ataklardan daha sık söz ettiğimiz de bir gerçek” diyor cilt nörobiyoloji laboratuarı sorumlusu Dr. Laurent Misery. #text>
#text>
İşte stres nedeniyle başımıza gelenlerin listesi... #text>
#text>
#text>BAŞIM KAŞINIYOR:
Stres, bağışıklık sistemini zayıflattıkça, baş derisindeki florada artış oluyor. Bu da baş derisinde kepek yapan mantarımsı bir enfeksiyona yol açıyor. Sonuç: Yoğun baş kaşıntısı... #text>
#text>Tedavi önerisi: Bu dönemde saç derisine yüksek ısıda fön tutmamak, saç şekillendirici ürünleri deriye değdirmemek, dip boya yaptırmamak (balyaj, röfle gibi işlemleri tercih edebilirsiniz)... İritasyonu, bitki bazlı ve/veya sakinleştirici etkisi olan ürünlerle yatıştırmanız mümkün. Mesela Bioderma'nın Nodé A Masque Concentré Apaisant sakinleştirici maskesi saç dipleri için ideal. #text>
#text>Ya başa çıkamazsak? Bazı durumlarda, kepek oluşumu olmadan da kaşıntılar görülüyor. Bu durumda, karmaşık sinir sistemine bağlı oluşan egzama, dermatit akla geliyor. O zaman vakit kaybetmeden bir dermatologla görüşmek en iyisi. #text>
#text>
#text>SAÇLARIM DÖKÜLÜYOR:
Yoğun saç dökülmesi, stresin çok yoğun yaşandığı kriz anlarını takip eden üç ay içinde ortaya çıkıyor. Eğer böylesi bir durum yani sinir sistemi ve nörotransmitter kaynaklı bir dökülme olduğundan eminseniz, bunun normal olduğunu bilmelisiniz. “Stres, denge bozan bir unsur sayılır ama tek başına saç dökülmesine yol açtığı söylenemez” diyor saç derisi uzmanı dermatolog Dr. Jean-Albert Amar. Özetle stresin yoğun olduğu dönemlerde saç kökleri daha hassaslaşıyor. #text>
#text>Tedavi önerisi: Demir ve protein ağırlıklı bir beslenmenin yanı sıra, amino asitler ve vitamin kürü gerekiyor. Bunun için Pierre Fabre'in Lobamine-Cystéine tabletleri, Forcapil veya Viviscal tercih edilebilir. Destek olarak üç ay boyunca saç serumu kullanmalısınız: La RochePosay'ın Kerium Anti-Chute saç dökülmesine karşı güçlendirici kürü ideal ürünler arasında sayılıyor... #text>
#text>Ya başa çıkamazsak? Bütün ürün ve besin takviyelerine rağmen sorun devam ederse, bir dermatoloğa görünmekte fayda var.~ #text>
SİVİLCELERİM ÇIKTI:
Yetişkin kadınlarda stres ve akne oluşumu arasında kanıtlanmış bir bağ olsa da, anksiyete atakları sırasında sebum üretiminde artış gözlendiği, bunun da yağlı ciltlerde sivilce oluşumuna zemin hazırladığı kabul ediliyor. #text>
#text>Tedavi önerisi: Cildi iyice temizledikten sonra, salisilik asit içeren bir losyon uygulamanız gerek. Bu asit, cildi ölü hücrelerden arındırırken anti enflamatuvar bir etki gösteriyor. Bu bağlamda, Clinique'in Lotion Clarifiante arındırıcı losyonu öneriliyor. Cildi nemlendirmek için, yağ içermeyen ürünler kullanmak gerekiyor. #text>
#text>Ya başa çıkamazsak? Dermatolog gözetiminde, A vitamini asidi içeren ciddi bir tedaviye başlamak gerekebilir. #text>
#text>
#text>KARNIM ŞİŞİYOR:
Yani halk arasındaki yaygın deyimiyle, şişiyoruz. “Stres yaratan her şey bağırsakları etkiliyor” diyor Dr. Louis. Peki, ne oluyor? Stres, adrenalini artırıyor, bu da magnezyum üretimini ürkütüyor. Oysa magnezyumun bağırsak florası üzerinde ciddi bir etkisi var. Eksikliği, hazım zorluğu ve şişmeler yaratıyor. #text>
#text>Tedavi önerisi: Hépar gibi, magnezyum zengini suları bolca tüketmek gerek. Bitter çikolata ve badem tüketmek de faydalı. Probiyotik yoğurtlar ve kefirse bağırsak florasını düzenlemeye destek oluyor. #text>
#text>
İKİ KİLO ALDIM:
Yoğun stresli zamanlarda bu 'acıyı' yaşamayan var mıdır? Beslenme uzmanı Dr. CatherineSerfaty-Lacrosnière'e göre, metabolizma değişiklik gösterdiğinde, kilo almak son derece normal. Vücut ani olarak yüksek miktarda kortizol hormonu salgılıyor, bu da yağ depolanmasını kolaylaştırıp yağ kırma özelliğine sahip lipoliz oluşumunu azaltıyor #text>
#text>Tedavi önerisi: Stresli dönemlerde yağlı ve şekerli yiyeceklere düşkünlüğümüz artıyor, kabul; ama iştahınızı bir meyveyle, meyveli içecekle, bademle bastırmayı tercih etmeniz gerek. Akşam saatlerinde tam tahıllı ürünler tüketmek de yararlı. #text>
#text>Ya başa çıkamazsak? Besin düzenlemelerinin işe yaramaması durumunda, bir beslenme uzmanından randevu almakta fayda var. #text>
SON HABERLER